Ayrılık Mesajları - 1
Bak yine soldu güneş
yine akşam oluyor ömrümün kadehine sensiz bir gün doluyor sen yoksun diye inan
dertligim kederliğim gelmezsen kahrolurum yıkılırım sevgilim seni çok seviyorum.
Sen sigara
dumanının altında yana yana en sonunda kül oldun, sen kibritin hiç yanmayan
ucudan birinin hayatından geçmiş oldun.
Ölmek dünyada
unutulup gitmekmiş, ölmek bir kefen giymekmiş, ölmek o soğuk o korkunç ve o kara
toprağa girmekmiş... Yok be aşkım asıl ölmek "sensizlikmiş"
Bir umuttu
yanlızlık birşeyleri paylaşamamaktı belki, gözler dalıp giderken, yaralı bir
serçeye ağlayan bir buluttu belki de, belki belkilerle dolu bir hayattı
bu...
Ben sensizdim!
Akşamın yaklaştığı saatlerde. Kahrolursun, görme ağladığımı. Başlayan düşü
şafakla birlikte dağıtır ansızın her günbatımı.
Vaktinden önce
çiçek açmaz rüzgara kelepçe vurulmaz. Bende sen bitmedikçe veya bende ben
ölmedikçe sana olan bu sevgim bitmez.
Her deniz bir
martı, her rüya bir uyku, her nota bir şarkı, her mezar bir ölü, her ağaç bir
kök bulur da ben başka bir sen bulamam.
Her gün sevda
çekip de gülünmuyor degil mi? Bir güzelden başkası sevilmiyor değil mi? Hani
bensiz olurdun, olunmuyor değil mi?
Acının umutları
yok ettiği anda, umutları yeşertecek bir sevgiye ihtiyaç duyarsan ben hep o
bildigin adresteyim.
Gül
filizlendiği günden itibaren güneşe aşıktır. Her ne kadar güneş her gece ayın
görkemine kapılıp gülü bıraksa da, gül yıldızlara kanıp güneşi unutmaz
Sesini duysamda
heran yüzünü görmek değil özlediğimi bil her an. Hiçbir şey yüzünü görmek gibi
değil.
Yine akşam
oluyor, yine kalbim yanıyor, sensiz bahar gelmiyor, sevgilim sen olmayınca
bahçemde güller açmıyor.
Güller anlatsın
sana olan sevgimi. Güller anlatsın yalnızlığımı, çaresizliğimi, yavaş yavaş
eriyen yüreğimi güller anlatsın. Ben anlatamadım güller anlatsın.
Buruk hasret
dolu geceleri öldüreceğim bir gün, bu ayrılık şarkılarını kurşuna düzeceğim.
Seni benden ayrıdığı için kaderimi mahkemeye vereceğim.
Seni sordum
sokak lambalarına; bekleme boşa gelmez dediler, boynumu büküpte baktım onlara,
halime bakıp zavallı dediler.
Bir eski dost
gibi hatırla beni, bir selam ver yeter. Unutmuş olsan da eski günleri adımı
arasıra an yeter.
An gelir insan
gülerken ağlarmış. Gözyaşları sel olup kalbine akarmış. Kahkaha bir maske derler
bilir misin? İnsan sevdiğinden ayrılınca bu maskeyi takarmış.
Önceleri
hasreti hiç tatmadım, yarimden hiç ayrı kalmadım biter diye takvimlere baktım
zor geldi ayrılık alışamadım.
Hep kalanlara
gidenleri kattım, bir gün yerine geçemediler. O kalanlara gidenleri kattım yine
bir tane sen edemediler.
Bir ömür boyu
seninleyim desen de istemem artık. Çünkü sen rüzgarın çoşturduğu bir toz
bulutusun. Bugün bana esersin yarın ellere...
Aşkımız su
üzerine yazılan bir masaldı, göz kırpımı kısalığında kelebeğin ömrü
uzunluğundaydı. Kalbimizde bir ömür boyu çekeceğimiz yaralar bıraktı.
Adını kalbime
aşkla kazımıştım boşver aldırma belki bir gün silerim. Güzel bir rüyayı gerçek
sanmıştım. Seni sevdiğim için özür dilerim.
Bir gün seni
unutmak zorunda kalırsam aşkımın küçüklüğüne değil, çaresizliğimin büyüklüğüne
inan.
|